Marcus Aurelius, Roma’yı otorite, insanlık ve yetkinlikle yönettiği bilinen beş imparatordan sonuncusuydu. Ayrıca onu stoacılardan biri olarak tanıyoruz.

“Eğer, her şeyi hayatınızda yaptığınız son şeymiş gibi yaparsanız ve amaçsız yaşamayı bırakırsanız başarısızlık diye bir şey yoktur. Duygularınızın, zihninizin size söylediklerini kontrol etmesine izin vermeyin. İki yüzlülükten, bencillikten ve sinirli davranmaktan uzak durun.”

Marcus Aurelius

Marcus Aurelius Kimdir?

Marcus Annius Aurelius, köklü bir Romalı ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi, ama kraliyet soyundan değildi. Sıradan bir Roma İmparatoru olması bile uzak bir ihtimalken o en ünlü Roma imparatorlarından birisi oldu.

Marcus Aurelius heykeli, Roma'daki meydanda yer alıyor
Marcus Aurelius heykeli, Roma’daki meydanda yer alıyor

Roma İmparatoru Hadrian, ölümüne yaklaşırken bir halef seçmek zorunda kaldı. Kendi çocukları olmayan Hadrian, Lucius Ceionius’u seçti. Kendisine seçtiği bu halefi Hadriandan önce ölünce, Hadrian’ın ikinci tercihi senatör Antoninus Pius oldu.  Pius da çocuksuzdu ve iki tane evlatlık edindi. Daha sonra adı “Marcus Aurelius Antoninus” olarak değiştirilen “Marcus Aurelius’u” ve Lucius Verus’u evlat edindi.

Hadrian öldüğünde, Antoninus komutayı devraldı. Marcus ve Lucius’un eğitimleri hızlandırılıp yönetime getilmesi için acele edildi. Marcus’u Atinalı ünlü retorikçi Herodes Atticus’un ve Marcus Fronto yetiştirdi.

Marcus Aurelius heykeli, Roma'daki meydanda yer alıyor
Marcus Aurelius heykeli

Antoninus 161 yılında öldüğünde Marcus ve Lucius ortak imparator rollerini üstlendiler. Lucius 169’da öldü ve Marcus 169-180 yılları arasında tek imparator olarak kaldı.

Marcus’un yönetimi Roma Cumhuriyeti için kolay bir dönem değildi. Pius’ da son yıllarında imparatorluğun her taraftan saldırıya uğradığını görüyordu; Marcus başa geçince durum daha da zorlaşmıştı. Bu döneme denk gelen (161-166) Part savaşı, Romalılar’ın galibiyetiyle sonuçlandı.

Marcus Aurelius için dikilmiş anıt. Üzerinde heykeli bulunmakta. Capitoline Hill Square Rome
Marcus Aurelius için dikilmiş anıt. Üzerinde heykeli bulunmakta. Capitoline Hill Square Rome

Daha sonra 5 milyon insanın ölümüne sebeb olan veba yayıldı. Aynı zamanda Galyalılar, hem Galya’da hem de Tuna’nın diğer ucundaki kuzey Roma sınırına saldırıyorlardı. Bütün bunlarda yetmezmiş gibi Hıristiyanlık ve yarattığı etkiler de hız kazanarak yükseliyordu.

En iyi beş imparatordan sonuncusu olan Marcus Aurelius, “mutlak güç kesinlikle bozar” ilkesini savunsa da, her zaman böyle olmadığını da hatırlatmıştır. Öldüğünde dünyadaki en güçlü insanlardan biriydi. İstediği her şeye sahip olabilirdi; fakat o bunlara tamah etmeyerek elindeki gücü hak ettiğini kanıtladı. Marcus Aurelius döneminde, imparatorluk erdem ve bilgelik rehberliği ile yönetildi. 

Geriye bıraktığı günlüğü “Meditasyonlar” da bir çok şey hakkında detaylı olarak bahsetmiştir. Eser, hem güçlü hem de sıradan insanlara rehberlik eden Stoacı felsefesinin bir dönüm noktasıdır. 

Marcus Aurelius heykeli Capitoline Hill Square Rome

Başlangıçta Meditasyonlar basılıp dağıtılmak için tasarlanmamasına rağmen günümüze kadar basılarak gelmiştir. Aurelius’un günlüklerinin günümüzde bile hala popüler kalması, bir zamanlar gezegendeki en güçlü adamla, bugün uğraştığımız problemlerin değişmediğini ve onun eserlerinin hala yol gösterici olduğu gerçeği ortaya çıkıyor.

Onun yazılarını okuyanlar nasıl daha iyi bir insan olunur konusunda fikir sahibi olur. Eserleri, yazarın tevazusu, disiplini, iş ahlakı, nezaketi, rasyonelliği ve karakteri ile okuyanları aydınlatırken sahip olduğu erdemi bize aktarır.

Marcus Aurelius, içindeki karanlığı geçmekte kendi kendine danışmanlık ederek kırılgan yapısını bastırmayı bilmiştir. Marcus, refah, yoksulluk, başarı, başarısızlık ve ölüm gibi kaderin her türlü hali karşısında soğuk kanlı kalıp dünyanın zorluklarından duygularını ayırtetmeyi kendisine tekrar tekrar hatırlatmıştır.

Stoacılık olarak bilinen felsefe, sadece Marcus Aurelius tarafından değil, aynı zamanda Seneca, Epictetus, Diogenes ve diğerleri tarafından uygulanmıştır.

Marcus Aurelius ölüp halefi onun yerini aldığında Roma dünyası asla toparlanamayacağı bir düşüşe geçti. Onun olağanüstü bilgeliği, üzerinde çalışabileceğimiz en değerli bilgeliklerden biri olarak kaldı.

Marcus Aurelius’tan Alıntılar

  • “Yataktan çıkmakta zorlandığınız zaman kendinize şunu söyleyin: ‘Bir insan olarak işe gitmem gerek. Dünyaya bunun için gelmişsem neden şikayet edeyim ki. Dünyaya çalışmak için geldim, battaniyenin altında tembelce yatmak için değil.”
  • İnsan bedeni, yaşamak için aldığı nefesi bile saniyeler içinde geri verebiliyorken, kibirli zihin zaten geçip gidecek olan meseleyi neden tutuyor ve bırakmıyor?
  • “… rasyonel bir zihin için ilerleme: algılarında yanlışlığı veya belirsizliği kabul etmemek; özverili eylemleri tek amaç haline getirmek ve doğanın taleplerini benimsemek anlamına gelir.”
  • “… Ne kadar uzun veya kısa yaşadığımızın bir önemi yok.  Ölümün karşısında kaybettiklerimiz açısından eşitiz. Herhangi bir insanın mahrum bırakılabileceği tek şey şimdiki zamandır; çünkü sahip olduğu tek şey budur ve kimse kendisine ait olmayan bir şeyi asla kaybedemez.”

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here